HASTALIK HASTALIĞI HİPKONDRİYAZİS
Daha çok sağlıklı kişilerde görülen bu rahatsızlıkta kişiler bedenlerindeki çok küçük bir ağrıyı sızıyı felaketleştirip doktorlara koşarlar, odakları sürekli kendi sağlıklarındadır. İnternetten araştırma yaparlar, en küçük bir kaşıntıyı ya da sivilceyi günlerce kafaya takıp hastaneye başvururlar.Doktor her ne kadar iyisin dese bile buna ikna olmazlar. Kişi bütün enerjisini bedenini incelemekle ve sağlık üzerine araştırmalar yaparak harcar. Günlük hayattaki aktiviteleri aksamaktadır ve kendini ifade biçimi sadece hastalık yolu ile olmaya başlamıştır.
Kişi bunu bilerek yapmaz, iç görüsü azdır. Problemin çocukluktan geldiği düşünülmektedir. Kişi bilinçaltında çözemediği ya da altından kalkamadığı bir takım problemleri bedenine yansıtır ve beden yoluyla dışa vurum yapmaya çalışır. Bir başka ekole göre ise kişi hastalığını ön planda tutarak ilgi beklediği kişilerden ilgi göreceğine inanır. Kişiler sosyal öğrenme modeli ile hasta rolünü üstlenmiş de olabiliyorlar. Belirtiler genellikle özgüven eksikliği ve suçluluk duygularından dolayı meydana geldiğini düşündürmektedir.
Kişi sürekli kaygı halindedir bu nedenle çabuk yorulur, uyku problemi yaşayabilir ve nefes darlığı çarpıntı gibi problemler yaşarlar. Kendini işine veremez, performansı düşer,hayat kalitesi de bu durumdan dolayı kötü etkilenmiş durumdadır. Bu sorunu yaşayan insanlarda genellikle depresyon eş tanısı görülür.
Genellikle 20 yaşından sonra gelişir ve kadın-erkekte görülme sıklığı eşittir.Bu tür hastaların yarısından fazlası psikoterapi ve ilaç tedavisi ile iyileşme gösterir.Psikoterapide öncelikle kişinin Şemalarına bakılmalıdır. Travmaları sorulmalı,sorunun altında yatan dinamikler bulunmalıdır.Ağır şiddetteki hipokondriyasizlerde ilaç tedavisi gerekir.Kişinin tedavi azmi ve sürekliliği elde edilecek olan sağlıklı sonucu kolaylaştırır.
Uzm.Klinik Psikolog Sinem ÖZER