MERSİN   FORUM  ÇÖZÜM   KLİNİK    PSİKOTERAPİ MERKEZİ

KADINLAR NE İSTER ERKEKLER NE ANLAR

Kadın;

Yaptığı, özendiği güzel şeyler karşısında partneri tarafından ödüllendirilmek ister. Ödül derken yanlış anlaşılmasın; pırlantalar, hediyeler, çiçekler değil ama güzel sözler takdire yönelik cümleler duymak ister.

 Romantik ortamlarda bulunmak, aşk yaşamak, duygusal paylaşımlarda bulunmak ister. Uzun uzun sohbet etmek kadın için anlamlı ve özeldir. Dilinden anlayan, derdini paylaşabileceği bir erkek onun için en değerli olandır.

 Küçük sürprizlerle şımartılmayı, erkeği tarafından ayrı bir yeri olduğunu bilmeyi ve bunu hissetmeyi arzularlar. Güven duymak, sadakati bilmek ve huzur içinde bir ilişki sürdürmek isterler. Özel günleri taçlandırmak isterler.

 Dürüstlük, şefkat, tutkulu bir aşk, sevdiğini söyleyen bir erkek, sarılan sımsıkı sarılan bir erkek.Ellerini tuttuğu zaman dünya yansa bile erkeğim yanımdayken bana bir şey olmaz, o beni korur diye düşünmek ister kadınlar.

 Sahiplenilmek mutlu eder, aitlik mutlu eder her zaman. Kıskanılmak da arada güzeldir, kısıtlanmak bile! Dozunu kaçırmadan erkekliğini yapan erkek ister kadınlar. Koruyup kollayan, hayatıyla ilgili kararları kadınına danışan erkek ister kadın…

Çocukluk anılarını paylaşmak hatta hayal kurmak çoğu zaman derin anlamlar yükler ilişkiye. Erkeğinin yanında eğlenmek gülmek ister bir kadın. Onunla birlikte ortak kararlar almak, ortak planlar yapmak, hayatını paylaşmayı ister.

Sorumluluğunu hafifleten, hayatını kolaylaştıran bir eş, düzenli, temiz, kendine özen gösteren bir erkek vardır hayallerde. Yapmacık olmayan, içten, samimi bir karakterle birlikte olmalıdır, içinden gelmeyerek yapmamalıdır erkek, kadınına değer verdiği için yapmalıdır sürprizleri. Bahane üretip duran, sürekli bir şeylerin sözünü verip tutmayan, boş konuşan sadece ağzı laf yapan erkek çok uzaktır kadının kalbini kazanmaya.

Kadın ciddiye alınmak ister, sevmek koklanmak ister. Peki erkekler bu istekler karşısında ne düşünür bir de bunlara göz atalım dilerseniz;

İlgi isteyen kadın, ilgisini hiç çekinmeden erkeğine gösterirken erkek bu durumu boğulma hissi ile özdeşleştirebilir.(Bütün erkekler aynıdır diye bir kaide de yok tabi).

Nişanlılık, evlilik yıl dönümleri, ilk el ele tutuştukları gün, ilk akşam yemeğine çıktıkları tarih erkekler için o kadar da önem taşımayabiliyor aslında. Doğum günleri, sevgililer günü, anneler günü… Hepsi  

”Sürekli onunla ilgilenmemi istiyor, kendime ait bir hayatım olsun istemiyor, sıkılıyorum, bunalıyorum özgürlüğümü istiyorum diyen erkek de çok…”

”Kadınlar çok şey istiyor, yaptığı yemek sonrasında, ütülediği gömlek sonrasında, aldığı terfi, kazandığı para, hazırladığı kahve sonrasında hep bir karşılık ve güzel söz istiyor. Bunu yapmak zorunda mıyım?.”

”Onu sevdiğimi söylemiyormuşum, güzel cümleler kurmuyormuşum, hatta bunları geçmiş sohbet bile etmiyormuşum. İşten eve bu kadar yorgun gelmişken tek istediğim şey ayaklarımı uzatıp televizyon izlemek. Bu benim en doğal halim değil mi ama!?”

”Evet ona bazı sözler veriyorum ama hayat işte zamanım yok, param da kısıtlı. Nasıl yapıcam ben verdiğim sözleri bu hayat telaşesinde? Bu kadar duygusal bakmasa ilişkimiz daha kolay ilerleyecek ama işte…”

”Bu kadar yoğun hayat temposunda gösterebileceğim kadar ilgiyi gösteriyorum ama yetmiyor? Benim de aklım buna yetmiyor!.”

”Elimde her akşam çiçekle mi gelmeliyim ben ya da bir hediyeyle? Hayat bu kadar tozpembe mi? Çok ince düşünüyorlar, hep bizden bekliyorlar.”

  Aslında erkek ve kadın beyni o kadar farklı çalışıyor ki. Kadınlar sağ beyin(duygular, inançlar, maneviyatın olduğu bölge) ile hareket ederken erkekler sol beyin(mantık, matematik, stratejinin olduğu bölge) ile hareket ederler. Kadınlar çok ince detaylara takılır ve duygusal bir pencereden bakarlar. Erkekler ise olayların bütününü yorumlar ve mantık çerçevesinde ilerler. Kadınlar için çok büyük problem yaratan durumlar erkekler için çok basit ve önemsiz durumlar olabiliyor. Bu nedenden dolayıdır ki kadın-erkek ilişkilerinde erkek genelde sıkılan ve daralan kadın ise sorun yaratan taraf olabiliyor. Önemli olan bu dengeyi sağlayabilmek ve iki tarafında birbirinin önem verdiği ya da önemsemediği durumların farkına varıp ona göre davranabilmesidir. İki tarafında birbirinin hayatını kolaylaştıracak şekilde davranması ve samimi olması önemlidir. Erkek kadar kadının da karşı tarafın istek ve arzularının farkında olması şarttır. Tabii ki kadının istedikleri çok büyük şeyler olmasa da toplumumuzda hep erkekten bir şeylerin yapılması beklenir. Bu algıyı kırmak günümüz toplumumuzun düşünceli kadınlarına kalmıştır. Mutlu ve güzel bir ilişki için kendinizden yeri geldiğinde ödün vermeyi öğrenmeniz şarttır…

Uzm. Klinik Psikolog Sinem ÖZER