Şu yukarıdaki cümlelerden birini kurduğunuz oluyor mu hiç? Merak etmeyin, yalnız değilsiniz…
Bireysel psikoterapi sürecinde kişinin güncel sorunundan yani semptomundan yola çıkarak ruhsal çatışmaları, bilinçdışı arzuları, bebeklikten bulunduğu yaşa kadar yaşadığı değişim ve gelişim aşamaları gözden geçirilerek kişinin problemlerine ve kendi ruhsal dünyasına yönelik içgörü kazanması yani kendisini tanıması ve semptomundan uzaklaşması amaçlanır.
Depresyon, kaygı atakları, bayılma ve sinir krizleri, takıntılar, fobiler, şüpheler ve hatta bedensel belirtiler gibi her semptom aslında bilinçdışına itilmiş bir arzu ve/veya çatışmanın habercisidir ve bir dili vardır. Terapi süreci bu dili çözme, anlama ve bu sıkıntılarla yüzleşme sürecidir. Bilgi güçtür. Anlamakta güçlük çektiğimiz bu dilin deşifre edilmesi ve söylediği mesajın anlaşılması/bilinmesi kişiyi güçlendiren temel süreçtir.
Bilincinizin karmaşık mantıksal bağlarla örülmüş dünyasından kendi iç evinize yaptığınız bu yolculukta terapistiniz size öğüt veren, yol gösteren değil eşlik eden ve yansıtan sizin için sizinle birlikte çalışan yoldaşınız olacaktır.
Aktif Ziyaretçi | 14 |
Bugün Toplam | 66 |
Toplam Ziyaret | 344140 |