Yakınlık romantik ilişkilerin getirdiği bir durumdur ve çoğu çift ne kadar yakın olursak o kadar mutlu ve aşık oluruz diye düşünmektedir. Fakat bazı durumlarda yakınlığın aşırıya kaçması beraberinde bağımlı bir ilişkiyi, çatışmaların artmasını ve huzursuzluğu getirebilmektedir. Aynı şehirde bulunmak, aynı okul veya aynı işte bulunmak yakınlığın artmasını sağlayan etmenlerdendir. Çoğu kişi fiziksel olarak yakınında bulunan kişiye aşık olma eğilimi göstermektedir.
DUYGUSAL VE FİZİKSEL YAKINLIK
Duygusal yakınlık aynı zamanda uzaklığı tolere edememeye de sebep olmaktadır. Gözden ırak olan gönülden de ırak olur sözünün yaşamsal bir karşılığıdır sanki. Yakınlığı fiziksel ve psikolojik yakınlık olarak iki alt faktörde inceleyebiliriz. Fiziksel yakınlık beraberinde duygusal, psikolojik yakınlığı getirir, fakat psikolojik ya da duygusal yakınlık ise fiziksel uzaklığın olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaktadır.
YAKINLIK SIKINTI YARATIRSA
Kişiler ilişkilerinde ideal olanın her zaman ve sonsuza kadar olduğunu düşünmektedir. Elbette ki bu yaklaşım yanlış değildir fakat her zaman birlikte olmak imkansız bir durum olduğu için, fiziksel ayrılıklar ayrılmaları, boşanmaları tetikler. Kişiler yakınlık kavramını lehlerinde ya da aleyhlerinde kullanabilirler. Kişinin ilişkiye dair beklentileri ve çatışma çözüm yolları bu durumu etkiler. Yakınlık bir ilişkinin olmazsa olmazıyken, huzurun önündeki engelleyici duvar da olmamalıdır. Kişilerin sabırlı olması, uzaklığa veya yaşamın getirdiği olumsuzluklara dayanabilme kapasitelerinin yüksek olması, ilişki doyumunu ve ilişkinin geleceğini pozitif yönde etkilemektedir.
HEM YAKIN HEM ÖZGÜR HEM GÜVENİLİR İLİŞKİLER
Uzun ve huzurlu süren ilişkilerde, kişilerin hem yakınlık kurdukları hem de birbirlerinin özgür alanlarına müdahale etmedikleri görülmüştür. Beklemeye karşı sabırsız olan dürtüsel davranan kişilerin ilişkilerinde iletişimlerini çabuk tartışmaya döndürdükleri hatta bazı durumlarda bu çatşmaların büyümesi sonucunda psikolojik, fiziksel ya da sözlü şiddet eğilimi gösterdikleri durumlar olabilmektedir. Toleransımızın yüksek olması sadece romantik ilişkiler için değil aynı zamanda aile, iş veya arkadaşlarımızla olan ilişkilerimizde önemli rol oynamaktadır. Özverili olmak doğru yol olurken onun aşırıya kaçması ve kendimizden fazlasını feda etmekten de kaçınmalıyız. Kar-zarar ilişkileri, mağdur ve mağdur eden ilişki döngüleri mutluluk getirmemektedir.
Klinik Psikolog Şeyma Kama