Bazı insanlar depresyon yaşamaya yatkındırlar. Çevrelerine göre daha çabuk depresyona girerler. Hatta bazen tekrarlayan depresyon atakları yaşarlar. Bu yazıda depresyona yatkınlık yaratacak bazı özellikler anlatılmıştır.
ERKEN EBEVEYN KAYBI YAŞAMIŞ KİŞİLER eğer bu kaybın ardından gereksinim duydukları desteği çevrelerinden görememişler ise depresyon yaşamaya yatkındırlar. Bu yatkınlık, yaşadıkları kaybın yaşı küçüldükçe artar.
MADDE VE ALKOL KÖTÜ KULLANIMI kişinin yaşamına getirdiği yıkım ve bozulma ile depresyon yaşanma olasılığını artırır. Bu maddelerin zararlı etkileri fiziksel açıdan da yıkıma ve hastalanmaya neden olarak depresyona neden olurlar.
ANKSİYETE BOZUKLUKLARI YAŞAYAN kaygılı kişiler uzun süre hasta kalırlarsa bir süre sonra çaresizlik ve ümitsizlik içinde depresyona girerler.
KADINLAR fiziksel nedenlerle depresyona daha yatkındırlar. Biğer yandan depresyon yaşadıklarında erkeklerden daha kolay ve çabuk ifade ederek yardım ararlar.
DÜŞÜK SOSYOEKONOMİK DÜZEYDE OLMAK çaresizlik, ümitsizlik, karamsarlık gibi durumların daha çok yaşanmasına neden olur. Depresyon için koruyucu olabilecek eğitim ve sosyal çevreden mahrum kalınmışsa depresyon olasılığı daha da artar. Sosyoekonomik düzeyin düşüklüğü depresyon için tedavi aranma şansını azaltabilir.
BOŞANMIŞ OLMAK getirdiği sosyal ve ekonomik değişiklikler ile baş edilmesi zor bir durum haline elbilir.
İŞSİZLİK, getirdiği ekonomik zorluklar ile zamanla sosyal ve fiziksel bir soruna dönüşerek depresyona neden olacak ortamı yaratır.
DAHA ÖNCE DEPRESYON GEÇİRMİŞ OLANLAR eğer yeterli tedaviyi almamışlar ise yeniden depresyon geçirmeye yatkın olurlar.
YAKIN ZAMANDA ÖNEMLİ YAŞAM OLAYLAR yaşanmış ve bunlar kişinin yaşamındaki değişimlere uyum sağlamasını zorlaştırmış ise bir çökkünlük yaşanabilir. Ayrılık, iş değişikliği, taşınma, hastalık gibi olaylardan önce ve sonra yaşanan stresli dönemler uzun sürmüş ise depresyon olasılığı artar.
KİŞİLİK YAPISINDA karamsarlık ve olumsuzluk gibi özellikler varsa, özgüveni etkileyen ve sosyal yaşamı zorlaştıran durumlar sık yaşanıyorsa zamanla bir depresyon gelişebilir.
ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE CİNSEL VEYA FİZİKSEL KÖTÜ DAVRANILMA ÖYKÜSÜ gibi çocuklukta yaşanan ve aşılmasıi sindirilmesi zor olaylar her zaman depresyona eğilim yaratabilirler.
BAZI İLAÇLARI (kortikosteroidler, prokainamid, Verapamil, Metildopa, Beta blokerler, ve roakutan gibi) KULLANANLAR. Bir ilacı kullanmaya başladıktan sonra kendinizi mutsuz ve isteksiz hissetmeye başlarsanız mutlaka doktorunuzla görüşünüz.
TIBBİ HASTALIKLARDAN olan tiroid bezinin yavaş çalışması (hipotiroidi), hipertansiyon, koroner arter hastalıkları ve diyabet beraberinde en sık depresyon görülen hastalıklardır. Tıbbi hastalıklar kronikleşip uzun sürdüklerinde ortaya çıkan yeti kaybı ile birlikte depresyona neden olabilirler.
HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER YAŞAYANLAR: yaşanan menapoz, lohusalık gibi dönemler depresyon açısından risklidir.